ABD istihbaratı “kırılgan bir dünya düzeniyle” karşı karşıya olduğunu söylüyor.
“Büyük olasılıkla Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ilişkiler gergin kalacak”
ABD, giderek daha “kırılgan bir dünya düzeniyle” karşı karşıya olduğunu söyledi.
Bu, ABD istihbarat teşkilatlarının 11 Mart’taki 2024 tehdit değerlendirme raporunda belirtildi.
Rapor, esas olarak, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırganlığa başlamasından iki yılı aşkın bir süre sonra Amerika’nın en büyük rakipleri olan Çin ve Rusya’dan gelen tehditlerin yanı sıra İsrail’in Gazze’de Hamas’a karşı yürüttüğü askeri harekatla ilgili daha geniş çatışma risklerine odaklandı.
“Hırslı ama endişeli Çin, çatışmacı Rusya ve İran gibi bazı bölgesel güçler, ABD’nin egemenliğinin yanı sıra uluslararası sistemin uzun süredir devam eden kurallarına da meydan okuyor” – rapor dedi.
Raporda, Azerbaycan’ın 2023 yılında gerçekleştirdiği bir günlük yerel operasyon, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki barış umutları ve çatışma ihtimaline ilişkin değerlendirmeler de yansıtılıyor.
Ukrayna’daki savaşın Rusya’nın Güney Kafkasya’daki bölgesel güvenlik hakemi rolünü zayıflatması nedeniyle Moskova’nın, kaynaklarını ve siyasi sermayesini Azerbaycan’ın Karabağ’a yönelik operasyonunu engellemek için kullanmak istemediği bildirildi.
ABD istihbaratı, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin gergin kalacağını tahmin ediyor:
“Ancak Azerbaycan’ın Karabağ’ı yeniden ele geçirmesi istikrarsızlığı azalttı ve askeri çatışmaların süresi ve yoğunluğu muhtemelen sınırlı olacak. Buna rağmen barış anlaşmasının durumu, askeri güçlerin yakınlığı, ateşkes rejimini gözetecek bir mekanizmanın bulunmaması, Azerbaycan’ın Ermenistan ile müzakerelerde hedeflerine ulaşmak için askeri baskı kullanma isteği devam edecektir. Üstelik Dağlık Karabağ’ın yönetiminin etnik Ermenilerden Azerbaycanlılara devredilmesi ve Azerbaycan’ı kendi topraklarına bağlayan kara koridoruna erişim talebi, silahlı çatışma riskini artıracaktır.
“Eylül 2023’te Azerbaycan, Dağlık Karabağ’dan Öz Savunma Kuvvetleri’nin yenilgiye uğratılmasına ve bölgenin gücünün fiilen teslim olmasına yol açan bir askeri operasyon başlattı. Bölgedeki etnik Ermeni nüfusunun çoğunluğunun hızlı göçü, Bakü’nün bölgenin Azerbaycan’la entegrasyonuna yönelik planlarını ilerletmesine olanak sağladı. Bu, uzun süredir devam eden konuyu ikili barış gündeminden etkili bir şekilde çıkardı” dedi. – raporda söylendi söylendi.
