IDF Gazze’de faaliyet gösteriyor, esir askeri serbest bırakıyor – 25. gün | Savunma Haberleri
Pazartesi günü “Hamas: Savaş Tiyatrosu” sürükleyiciliğiyle En İyi Film ödülünü alabilirdi. Üç kadın rehinenin yer aldığı bir dakikalık video.
Terör örgütü, videoyu ülkedeki 230’dan fazla rehinenin ailelerinin anlattıktan iki gün sonra sosyal ağlarında yayınladı. Başbakan Binyamin Netanyahu “Buradaki hepimiz tankların Gazze’ye girdiğini gördük ve çok endişeliyiz.” Hanas, Netanyahu’nun 7 Ekim katliamının sorumluluğunu üstlenmeyi reddetmesinin ardından da bunu paylaşarak medyada heyecan yarattı.
Hamas’ın psikolojik savaşı
İşte tam da bu yüzden videonun sürpriz olmaması gerekirdi. Bu, Hamas’ın stratejik olarak psikolojik savaşı nasıl kullandığının bir başka örneği olarak hizmet ediyor; uzmanlar, dünyanın ve özellikle İsrail’in bu tuzağa düşmemek için dikkatli olması gerektiğini söylediği bir taktik.
Intercept 9500’ün sahibi ve CEO’su Itai Yonat, “IDF’nin (Hamas’a karşı savaşında) belirli bir noktaya ulaştığında, rehinelerin videolarının saldırıları durdurmaya yönelik mesajlar görmeye başlayacağını bekliyorduk” dedi. dünya çapındaki şirketlere ve devlet kuruluşlarına üst düzey istihbarat hizmetleri sağlar.
İsrail kara kuvvetleri hafta sonu Gazze’ye girdi; bu, IDF’nin askeri ve siyasi altyapısını tamamen ortadan kaldırma niyetinde olan Hamas’a karşı yürüttüğü kampanyanın bir sonraki aşamasını işaret ediyordu.
Yonat, “Kara saldırısından birkaç gün sonra böyle bir videonun ortaya çıkmasını bekliyorduk” dedi. “Hava saldırısı önemli olsa da Hamas’a baskı yapmada kara saldırısı kadar etkili değil.”
Ayrıca İsrail medyası videoyu bir tür psikolojik savaş olarak kabul ederek yayınlamaktan kaçınırken, uluslararası haber kuruluşlarında veya sosyal medya platformlarında videoyla karşılaşan İsrailliler için konuşmacının bu dili kullanmadığının açık olması gerektiğini vurguladı. Netanyahu hakkındaki siyasi duruşuna bakılmaksızın bir İsrail vatandaşının.
Rehine özellikle Netanyahu’yu kendilerini öldürmek için IDF’yi kullanmak istemekle suçlayarak İsrail’e kara saldırısını durdurma çağrısında bulundu.
Rehine, “7 Ekim’deki siyasi, güvenlik, askeri ve devlet başarısızlığınızın maliyetini biz üstleniyoruz” dedi. “Çünkü orada ordu yoktu. Kimse gelmedi. Kimse bizi korumadı. Ve biz masum siviller, İsrail Devleti’ne vergi ödeyen siviller, korkunç koşullar altında esaret altındayız.
“Bizi öldürüyorsun” diye devam etti. “Hepimizi öldürmek mi istiyorsunuz? Bizi öldürmek için IDF’yi mi kullanmak istiyorsunuz? Yeterince insanı katletmediniz mi?”
Ayrıca Hamas’ı kastederek “halklarını bırakın. Tutsaklarını bırakın” dedi.
Bu mesaj Hamas’ın ifade ettiği duyguları yansıtıyordu.
İki hafta önce üst düzey bir Hamas yetkilisi NBC News’e, İsrail Silahlı Kuvvetleri’nin Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarının durdurulması karşılığında tüm sivil rehineleri serbest bırakacaklarını söylemişti. Ayrıca Hamas, çeşitli açıklama ve röportajlarında rehinelerin karşılığında tüm tutukluların serbest bırakılmasını sağlama niyetini dile getirdi.
‘Kaçırılanların kaderi’ tartılıyor
2011 yılında İsrail, 7 Ekim katliamının beyni Yahya Sinwar’ın da aralarında bulunduğu Gilad Schalit adlı tek bir İsrail askeri karşılığında 1.027 mahkumu serbest bıraktı. Hamas muhtemelen bu sefer de benzer bir sonuç bekliyor.
Yotam, “Belki birisi onun ya da başka birinin kafasına silah dayamıştı. Belki de bir senaryosu vardı” dedi. “Biz bilmiyoruz.”
Açıklamalar aynı zamanda Cumartesi gecesi hükümetten IDF’nin operasyonlarının “kaçırılanların kaderini tartmasını” sağlama yönünde net bir talepte bulunan rehinelerin senaryosunu da yansıtıyordu.
Kızı Rumi’nin Kibbutz Re’im yakınlarındaki müzik festivalinden kaçırıldığı Leshem Gönen, “Aile üyelerimizin kaderini tehlikeye atacak hiçbir harekette bulunulmamasını ve her eylemde onların refahının dikkate alınmasını talep ediyoruz” dedi. 7 Ekim.
Ve mesajlar, Netanyahu’nun bu trajedideki rolüne ilişkin İsrail’deki tartışmayı doğrudan etkiledi.
Video, en son Tel Aviv Sourasky Tıp Merkezi’nde medyaya seslenen 85 yaşındaki zayıf Yocheved Lifshitz’i anımsatıyordu. Kısa süre önce serbest bırakılan zayıf ve bitkin rehine, basına, esaret altındayken tıbbi bakım ve yiyecek aldığını söyledi.
Lifshitz Tel Aviv’den konuşurken kocası esaret altında kaldı ve Hamas’ın kocasını tuttuğunu bildiği için hissettiği kaygıyı ancak tahmin edebiliriz. Böyle üzücü bir durumda Lifshitz’in söylediği her sözün bu bağlamda değerlendirilmesi gerekiyordu.
Terörle mücadele uzmanı Lt.-Col. (res.) Dr. Anat Berko, “Sözle tehdit etmeseler de kocasının ellerinde olduğunu biliyor.”
Ve Lifshitz, Hamas’ın onun eylemlerini yakından izlediğinin gayet farkında.
Yotam’a göre Pazartesi günkü videonun türünün sonuncusu olması pek mümkün değil.
Aşağıdaki videonun içeriği ne olacak?
Bu muhtemelen Hamas’ın karşı karşıya olduğu iç ve dış baskılara bağlı olacaktır.
