Dünya

Filistin Yönetimi Devleti Olmadan Suudi Arabistan-İsrail Normalleşmesi Olmaz – İsrail Haberleri

Suudi Arabistan Prensi Turki El Faysal, şunları vurguladı: İsrail ve Suudi Arabistan arasındaki normalleşme Cuma günü İngiltere’deki düşünce kuruluşu Chatham House’da yapılan bir tartışmada, Filistin devleti kurulana kadar böyle bir şeyin olmayacağı belirtildi.

Suudi Arabistan Genel İstihbarat Başkanlığı eski Başkanı ve eski ABD Büyükelçisi Prens Türki el-Faysal, Londra’daki bağımsız politika enstitüsünde İsrail-Hamas ihtilafını ve ABD’nin bölgesel güvenlik ve istikrar adına normalleşme görüşmelerini yeniden başlatma çabalarını ele aldı.

Suudi Arabistan’ın tutumunu yeniden teyit etti: “Eğer İsrail’in var olmasını kabul ettiği bir Filistin devleti varsa, o zaman İsrail ile normalleşme hakkında konuşabiliriz.”

Prens, “7 Ekim’den önce, bu görüşmeler sadece bu doğrultuda ilerlemekle kalmadı, aynı zamanda Krallık, Filistinli bir heyeti gelip doğrudan Amerikalılarla Filistin devletinin nasıl kurulabileceği konusunda görüşmeye davet etti.” diye ekledi.

“Bu görüşmelere dahil değilim, bu yüzden Filistinliler ve Amerikalılar arasında neler yaşandığını bilmiyorum, ancak Krallığın pozisyonu her zaman şuydu: Filistinliler adına konuşmayacağız. Bunu kendileri için yapmak zorundalar. Ne yazık ki, elbette, 7 Ekim (Hamas’ın İsrail’e saldırması) o görüşmeleri sonlandırdı.”

SUUDİ VELİAHT Prens Muhammed bin Selman, geçen yıl Cidde’de ABD Başkanı Joe Biden’ı selamlıyor. Yazar, stratejik olarak, veliaht prensin nükleer meseleye ilişkin açıklığının durumu ele almanın en makul yolu olduğunu söylüyor. (kaynak: Suudi Kraliyet Mahkemesi/Reuters)

Suudi Arabistan ve ABD’nin, ister güvenlik ve ekonomik anlaşmalar gibi ikili konularda olsun, isterse Filistin devletinin kurulması yoluyla olsun, bu görüşmelerin devam ettirilmesi yönündeki arzularını açıkça dile getirdiklerini ve bunun, sadece Suudi Arabistan ile değil, tüm İslam dünyasıyla İsrail arasında normalleşmeye yol açacağını kaydetti.

ABD gücünü kullanmıyor

Prens Turki ayrıca ABD’nin, silah ihracatını askıya almak, mali yardımları kesmek veya Netanyahu’yu belirli bir eylemde bulunmaya zorlamak için küresel konumunu kullanmak gibi önlemler de dahil olmak üzere İsrail üzerinde daha fazla baskı kurmak için nüfuzunu kullanmamasını eleştirdi.

“ABD’den İsrail’e önemli miktarda mali yardım akışı var. Örneğin, İsrail lobisinin yararlandığı ayrıcalıklardan bazıları (örneğin, İsrail’e vergiden muaf katkılar) geri çekilse, bu İsrail üzerinde önemli bir baskı oluşturacaktır.”

ABD’nin sert söylemlerin ötesinde daha güçlü önlemler alacağı konusunda karamsar olduğunu, ancak bu önlemlerin pek de ilerleme sağlamadığını belirtti.

Prens, Hamas’la savaş konusunda yalnızca Gazze halkının yetki ve yeteneğe sahip olduğunu belirtti. Hamas’ı durdurmak için ve çatışmanın sona ermesi çağrısında bulunun. Ne Katar ne de Mısır bunu yapamaz. Savaşın sona erdiğine dair umudunu korumaları gerekir.



Haber Azerbaycan

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu