Ortadoğu için yeni bir savaş: Yeni bir dünya düzeni kuruluyor (YORUM)
“Uluslararası hukukun samimiyetsizliğinden bıkan geniş kitleler, onu temsil eden devletler ve kurumlar artık dünyanın hukuk düzenini değiştirme kararı alabilir.”
Çatışma uzmanı Azer Hüseynov, “Haber Azerbaycan”‘ya yaptığı açıklamada, Ortadoğu’ya yönelik yeni savaşın neler vaat edeceğini yorumlarken şunları söyledi:
Azer Huseynov, “Ortadoğu’daki sorunların çözümünün algoritması doğru tanımlanmadı. Uluslararası örgütler, özellikle Batı’yı temsil edenler, Ortadoğu’da öncelikle kendi çıkarları için mücadele ediyor” dedi.
Uzman, Ortadoğu’daki çözüm sürecinin insani boyutunun neredeyse tamamen çökmüş durumda olduğunu kaydetti:
“Çeşitli raporlara göre çoğu sivil olmak üzere yaklaşık 180 bin kişi hayatını kaybetti. Bunların arasında çok sayıda çocuk ve kadın da var. Bu kadar büyük bir sayıya rağmen uluslararası toplum, sorunun insani boyutuyla pek ilgilenmiyor. Uluslararası toplum, sorunun jeopolitik boyutuyla daha çok ilgileniyor ve politik yönlerine odaklanıyor”.
Muhatabımız, insani felaketin daha da büyümesi karşısında Lübnan’ın, diğer ülke ve kurumların da savaşa katılabileceğini düşünüyor:
“Bu, uluslararası mutabakata varılmış bir sistem olarak işleyen BM’nin ve uluslararası hukukun çöküşü anlamına gelir. Genel olarak uluslararası hukuk, Orta Doğu’daki süreçlerin arka planında bugünkü durumuna gelmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun ortadan kalkması, Paris Barış Konferansı, İkinci Dünya Savaşı ve ardından Orta Doğu’da İsrail Devleti’nin kurulması, tüm bunlar uluslararası ilişkiler sisteminin modern biçimine yol açtı.”
Çatışma uzmanı, sürecin bu şekilde devam etmesi halinde Avrupa diplomasisi sorumlusu Joseph Borrell’in kaygılarının gerçek bir etkisinin olmayacağını söyledi:
“Mesele şu ki, sorun bir insani felaket sorunudur. Uluslararası hukuktan ve onu temsil eden devlet ve kurumların samimiyetsizliğinden bıkan geniş kitleler artık dünyanın hukuk düzenini değiştirme kararı alabilir.”
Avrupa Birliği yetkilisi Joseph Borrell’in, Ortadoğu’daki durumun hem bölge hem de onun ötesindeki bölgeler için kritik tehlike düzeyine ulaştığını söylediğini de belirtelim.
“Lübnan Başbakanı Mikati’nin, savaşın daha da kitleselleşmesini önlemek amacıyla BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı Kararının derhal uygulanması yönündeki çağrısını destekliyorum.”
İsrail askeri uçaklarının Lübnan topraklarını vurduğunu da belirtmek gerekiyor. Bunun ardından “Hizbullah” İsrail’e yüzlerce roket attı. Bu çerçevede İsrail’de olağanüstü hal ilan edildi.
Rufat Sultan
