Azerbaycan

Milletvekili seçimlerini boykot çağrısı

“Bütün seçimler şakadır” diye düşünen ve toplumsal aktivizm için seçimleri destekleyenler var

FHKC’nin ardından Ulusal Demokratik Güçler Konseyi (NDF) de bir açıklama yaparak 1 Eylül’de yapılacak erken parlamento seçimlerini boykot edeceklerini açıkladı.

Ulusal Konsey, kasım ayının başında yapılması gereken seçimin 2 ay ertelenmesine ne gerek olduğunun netleşmediğini, kararı COP 29 olayıyla meşrulaştırmanın anlamsız olduğunu söyledi:

“Meclis’i notere çeviren İlham Aliyev’in, sadece kendisinin ve yakın çevresinin bildiği gerekçelerle böyle bir karar aldığı anlaşılıyor.”

Açıklamada, Azerbaycan’daki seçim kurumunun doğrudan İlham Aliyev’in kasıtlı politikasıyla yok edildiği, vatandaşların seçime karşı hiçbir çıkarı ve güveni olmadığı belirtiliyor.

“Halkın 1 Eylül seçimlerine karşı kayıtsız tutumu da bundan kaynaklanıyor. Açıklanan seçim kampanyası dönemine zaten 3 hafta kaldı ancak ülkede seçim atmosferi hissedilmiyor. Üzücü olan İlham Aliyev hükümetinin de bunun böyle olmasını istemesidir.”

“Azerbaycanlı yetkililer bu seçime 300 eski siyasi mahkumla gidiyor, özgür medyayı boğuyor, sivil toplumu ve siyasi muhalefeti bastırıyor. Seçim komisyonları tamamen yetkililerin kontrolünde, dolandırıcılığa yönelik her türlü imkan yerel ve merkezi seçim komisyonlarının emrinde. Sivil toplumun, muhalefetin ve bağımsız örgütlerin oylamayı ve oy sayımını kontrol etme imkânı yok.”– ifadenin yazarları vurguluyor.

Fotoğraf: Meydan TV

Ayrıca miting ve toplantılara ilişkin resmi olmayan yasağın da yürürlükte olduğu kaydedildi.

Durum öyle bir noktaya geldi ki, İçişleri Bakan Yardımcısı, hem kampanya döneminde hem de oy verme gününde seçimin tamamen polis kontrolü altında yapılacağını açıkça ilan etmekten bile çekinmiyor. Kısacası İlham Aliyev hükümeti seçim kisvesi altında bir sonraki milletvekili atamalarına hazırlanıyor.açıklamada söyledi.

Milli Konsey, bu şartlarda yapılacak seçimlerin halkın iradesini ifade edemeyeceğini ve meşru olmadığını beyan eder:

Milli Konsey, 1 Eylül seçimlerini bir seçim değil, sonucu İlham Aliyev’in kişisel isteklerine göre önceden belirlenmiş ve senaryolaştırılmış ucuz bir gösteri olarak görüyor ve onun bu seçime katılımını ulusal çıkarlar açısından gereksiz ve zararlı buluyor. Bu anlamda Ulusal Konsey, FHKC’nin 1 Eylül seçimlerini boykot etme kararını savunuyor ve ulusal çıkarları önemseyen tüm siyasi güçleri böyle bir karar almaya çağırıyor. Ulusal Konsey, ülke vatandaşlarına oy verme gününde sandıklara gitmemeye, halkın hak ve özgürlüklerini, mutlu yaşama olanaklarını gasp eden bir hükümetin sahte seçim gösterisini boykot etmeye çağırıyor..

“Bu tür seçimlere halk bile özne olarak katılmıyor”

Siyasi yorumcu Rauf Mirgadirov, Meydan TV’ye 2005 seçimlerinden sonraki seçimlerin hepsinin şaka olduğunu söyledi:

“Bu tür seçimlere halk bile özne olarak katılmıyor. Çünkü sonuçlar önceden bilindiği ve seçim özneleri sonuçları etkileyemediği için buna gösteri demekte haklılar. İkincisi, 1 Eylül seçimleri öncekilerden farklı olmayacak. Evet, boykotu destekleyenlerin sağlam argümanları var, onların seçime katılmasıyla ilgili söyledikleri hükümeti meşrulaştırmaya hizmet ediyor.”

Rauf Mirgadirov, seçimlere katılmanın faydalarını düşünmenin önemini vurguladı:

Fotoğraf: Rauf Mirgadirov’un kişisel arşivinden

İlgililer sürece katılarak halka hizmet ettiklerini söylüyorlar, ikiyüzlü olduklarını düşünmüyorum ama büyük çoğunluğu samimiyetsiz. Bu konunun normal ülkelerde de kendine has bir boyutu var. 10 yıl önce Azerbaycanlıların pek hoşlanmadığı Fransa’dan örnek vereceğim; Cumhuriyetçi Parti lideri Pion, çok pahalı 2 takım elbise hediye ettiği için seçimlerden ihraç edilmişti. Avrupa Parlamentosu üyesi iken eşine iş verdi. Veya Avrupa Parlamentosu seçimlerini kaybeden Macron sanki hiçbir şey olmamış gibi yerel seçim ilan etti. Yani kendi çıkarlarının aksine toplumun çıkarlarını esas aldı ve seçime gitti.”

“Muhalefetimiz boykot yapmaz, evinde oturur”

Azerbaycan konusunda ise Rauf Mirgadirov ölçeklerin ve oranların farklı olduğunu düşünüyor:

“Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Londra’daki 700 milyonluk mülkle ilgili soruya çok sakin bir şekilde ‘Yüzde 5 doğru olabilir’ diyerek yanıt verdi. Ancak bu 35 milyon anlamına geliyor. Şimdi Fransa’dan örnek olarak verdiğim 2 takım elbise hediyesiyle 35 milyonu karşılaştırın. Erkin Gadirli muhtemelen bana kızmayacaktır, sahte dediği seçime katılmıştır, doğru, iyi bir maaş ve sonsuz emekli maaşı ama kaybettiklerini de düşünmeli. Bakın, teraziler arasındaki fark bu.”.

Ancak Rauf Mirgadirov, Azerbaycan muhalefetinin seçimleri boykot edecek ve seçimlere katılacak kaynaklara sahip olmamasından üzüntü duyuyor:

“Muhalefetimiz boykot yapmıyor, evinde oturuyor. Seçime katılanların argümanları da zayıf. Her iki tarafın da bir şeye dikkat etmesi gerekiyor: Hukuka aykırı olarak gözaltına alınanları düşünmeli. Bunların arasında ağır hastalar ve henüz 25 yaşını doldurmamış kadınlar da var. Alasgar Memmedli, Famil Halilov, Aziz Orujov ve “AbzasMedia” çalışanlarından bahsediyorum. Seçime katılanların en azından esnaflarının ve taleplerinin bir kısmı bu kişilerin serbest bırakılması olmalıdır. Cezaevinde kalmış biri olarak bunları söyledim çünkü orada ne olduğunu biliyorum.”

Sivil Haklar Enstitüsü Başkanı Beşir Süleymanlı, Ulusal Konsey’in iddialarını makul bulsa da seçime katılımdan yana.

Konuyla ilgili Meydan TV’ye konuşan Beşir Süleymanlı, Milli Konsey’in sıraladığı argümanları uzun süredir devam eden sorunlar olarak nitelendirdi:

Beşir Süleymanlı. Fotoğraf: Gülzar Memmedli

2000 yılında bile Azerbaycan’da 700’den fazla siyasi tutuklu vardı ancak seçimlere muhalefet katıldı. Ancak siyasi partilerin sınırlamalarına rağmen insanları seçimlere katılmaya teşvik ediyoruz. Seçimlere katılım sosyal ve politik hareketliliği artırır, liderlerin insanlarla iletişim kurmasını sağlar ve süreç yenilenir, motivasyona ihtiyaç duyulur. Eğer Milli Konseyin argümanlarını esas alırsak hiçbir şey yapmamamız gerekir. Medya, fırsatların az olduğu gerçeğiyle ilgili hiçbir şey yazmamalı. Özellikle siyasi partilerin de sınırlı imkanlar dahilinde iradelerini ortaya koymaları gerekiyor. Siyasi özgürlüklerin bastırıldığı bir dönemde buna ihtiyaç var. Emin olun, Ulusal Konsey’in dile getirdiği argümanlar hayata geçirilirse, sadece FHKC ve Ulusal Konsey değil, birçok siyasi güç de seçime katılacak. Benzer bir durum, birçok siyasi ismin öne çıktığı ve seçim gözleminde canlanmanın yaşandığı 2020 yılında da ortaya çıktı.

Meclis seçime gidiyor

21 Haziran 2024’te Azerbaycan Parlamentosu, Milli Meclis’in feshedilmesi ve Milli Meclis’e erken seçim yapılması konusunda Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e başvurdu.

28 Haziran’da İlham Aliyev, Milli Meclisin feshedilmesine ve 1 Eylül’de erken seçim yapılmasına ilişkin kararnameyi imzaladı.

Merkez Seçim Komisyonu’nun 15 Temmuz tarihli bilgisine göre 431 kişi aday gösterdi.

Meydan.tv sitesininin makalesinin bir kısmı kullanılmıştır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu